Dinle çiftçilerin garip halini
İlkbaharda çifte başlar çiftçiler
Hiçbir zaman işten çekmez elini
Durmaz yıl on iki ay, işler çiftçiler
Ölçer tohumunu, koyar sekleme(1)
El gitti(2) der oǧluna, haydi bekleme
Tarlası herk(3) ise, ya ikileme(4)
Tohumu topraǧa aşlar çiftçiler
Evvel buǧday eker, sonra arpayı
Her gün fazla saçar kuşların payı
Tarlada görürse kuşu, kargayı
Döner sapanınan(5) taşlar çiftçiler
Tohumunu kurtarır, bekler yaǧmuru
Gider, gelir, bakar, tarlası kuru
Yaǧmur geç yaǧarsa, yüzün azdırı
Bekler bulutlardan yaşlar çiftçiler
Yaǧmur bol olursa, güler yüzleri
Bakar göǧ(6) ekini görür bizleri
Çayır çimen bürüyünce dizleri
Öküzün boyunu hoşlar çiftçiler
Kimi pulluk koşar, kimi makine
Kimi eski çifti kullanır yine
Bol bol gözü doymayınca ekine
Şaşar, n’ideceǧim n’işler çiftçiler(7)
Ekin firik(8), ıǧış ıǧış yellenir
Bıldırcınlar arasında dillenir
Gelinler al giyer, kızlar sallanır
Bulur ırgatların çiftler çiftçiler
Biçer ekinini sürer harmanı
Esen yellerinden savurur onu
Bol gelirse tane ile samanı
O sene irahat kışlar çiftçiler
Veysel anlatırsın çiftçi halini
Kışın yemler davarını malını
Başına toplanır oǧlu gelini
Şimdi bol şüküre başlar çiftçiler
1: Sekleme: Özel olarak yünden dokunmuş çuval.
2: El gitti: Yabancılar, başkaları, diǧerleri gitti.
3: Herk etme: Nadasa yani dinlenmeye bırakma.
4: İkileme: İkinci defa sürme.
5: Sapanınan: Sapan ile.
6: Göǧ: Yeşil.
7: Ne yapacaǧını, ne işleyeceǧini şaşırır çiftçiler.
8: Firik: Ekinlerin yeşilden sarıya dönmek üzere olduǧu, tanelerin sertleşmeden önce- ki süt durumu.